Sevgili Ursula
💌 Yazarlara mektuplar no.2.
Sevgili Ursula,
Keşke hayatta olsaydın da bunu bir hayran mektubu olarak (ve tabii İngilizce yazarak) postalasaydım sana. Nedense sana gelen mektupların hepsini okurdun gibi düşünüyorum. Belki eski toprak olmandan, belki de artık söylenmek istenenlerin sıklıkla e-posta veya sosyal medya aracılığıyla iletilmesinden.
Her sabah masamda bir şeyler okuyup yazmaya çalışıyorum ve yine bunu yaparken bu masanın ve köşenin bana ait olmasından ne kadar mutlu olduğumu fark edip ilk mektubumu kendime ait bir masa özelinde Virginia Woolf'a yazdım. Sonra dedim ki böyle tesadüfen değil de bile isteye kimlere yazmak isterdim? Listenin başına geldin sen oturdun. :)
Sana Türkiye'den yazıyorum. 46 yaşında bir İngilizce öğretmeni ve çevirmenim. Birkaç ay önce de ilk romanım yayımlandı. Girişte senden bir alıntı var. Dilinin basitliğine rağmen ince işçiliğine hayran olduğum "Yerdeniz Büyücüsü"nden. Senin kadar üretken ve çalışkan bir yazar değilim maalesef. Kendime ve yazdıklarıma inanmam için epey vakit geçmesi gerekti.
Arada açıp sosyal medya hesabında paylaşılan çalışma odana, masana, masanın üzerindeki küçük, sevinli objelere ve gülen yüzüne bakıyorum. Biliyor musun, birkaç yıl önce kendi kendime Şaman inancındaki "Aşağı Dünya"yla ilgili meditatif bir çalışma yaparken, sapsarı bir fonu olan tozlu bir yerde, minik bir dereyi geçince karşıma sen çıkmıştın. Saçlarının kafana geçirilmiş muntazam bir tas gibi olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum, bir de çok heyecanlandığımı. Bir şey fısıldamıştın kulağıma, kesin yazmışımdır bir deftere. Keşke yine gelsen rüyalarıma.
Sonra belki yine yazarım. Şimdilik bu kadar.
Sevgiler,
elif
Yorumlar
Yorum Gönder