Arınma, Yenilenme 🍂🍁
Zor bir haftanın ardından, bu nefis sonbahar fotoğrafıyla merhaba hepinize. Zordu, zira geçen hafta salon masasının yerini kendi başıma değiştirince incittiğimi hafiften hissettiğim belim, hafta içi üç gün boyunca tamamen cörtledi ve ağrıdan neredeyse duramayacak hale geldim. Kas spazmıydı olasılıkla ve geçti, ama beden artık uyarı veriyor bir yerlerden; diyor ki, elifim, canım, artık yirmi yaşında değilsin, bedeninin yeni hal(ler)ine uyum sağlamakta direnirsen ha böyle yatırırım seni acılar içinde, kapış? Kapiş, valla da billa da kapiş, diyorum içimden sessizce, tamam artık söz dinleyeceğim. Seni dinleyecek ve uyarılarını kulak ardı etmeyeceğim. Dinimiz amin.
Belim yetmezmiş gibi, ta geçen hafta başlar gibi yapıp sonra da bitmiş taklidiyle beni kandıran grip bindi üstüne ve Cuma artık işe gidemeyecek hâle geldim. Frankenstein mıdır nedir belki de oydu, bilmiyorum. Ölmüş taklidi yapıp zort geri dirilmeler falan. Gerçekten çok yordu ve hâlâ da iyileşmiş değilim ama en azından biraz gözüm açıldı ve yataktan çıkabilecek hale geldim. Birazdan hazırlanıp okula gideceğim, ama hafif tırsıyorum dört saat durmadan ders anlatınca yine cörtlersem diye. Çocuklara da "inşallah bayılmadan gelirim keh keh" diye mesaj attım ki geç kalırsam birilerine(?) haber versinler "hocamız bir yerlerde bayılmış olabilir" diye. Ay sinirim bozuldu, gülüyorum şu an kendi kendime.
Bu arada yeni masam tahminimizden erken geldi ve tez canlı ötesi tez canlı bir kişilik olan eşim, oğluşun da yardımlarıyla bir akşamda kuruverdi masayı. Evet evet, bildiğiniz kurulum/montaj gerektiren, dışarıdan çok sade ve basit görünse de aslında epey teferruatlı bir şeymiş. Ama sonuçta güzel oldu. :) Yıllardır kütüphanemin bir rafını kaplayan onlarca yazılı/yarı yazılı/tamamen boş defterin hepsini ve daha fazlasını alabilen kapaklı bir dolap var masanın yanına monte halde. Masanın çalışma alanıysa babamın yıllardır alıştığım canım masasına kıyasla daha dar, ama daha uzun ve dolapla masa arasına kurulu minik rafları var. Defterlerin dolaba girmesiyle rahatlayan (bence gerçekten nefes almaya başlayan) kitaplığımı biraz geriye çektim ve salonun zaten yıllardır çalıştığım bu köşesi tam bir minik ofis gibi oldu.🧡 Her sabah benimle birlikte erkenden masaya koşan Miyu Hanım önce biraz söylendi, gezindi, araştırdı, sonra mekân değişse de odasındaki eşyalar aynı kaldığı için içi rahatlayan küçük çocuk misali huzurla dötünü devirip yattı yine bilgisayarımla defterlerin arasına.😄
Minik ofisimin tamamı bana kalsın, ama köşemin yeni görünümü şu şekilde. Tekrar bahçeye, ağaçlara, doğan güne ve kedilere bakarak çalışabildiğim, yine masanın başına oturacak gücü bulabildiğim, bir haftanın sonunda biraz olsun rahat nefes alabildiğim ve bedenimdeki ağrılar nihayet azaldığı için şükran doluyum bugün. 🙏🏻💙🧿 Sağlık en önemli şey gerçekten, gerisi fasa fiso, bir kez daha hatırlattı hayat. Tenk u.
"kapiş" kelimesi italyancadan geliyormuş biliyor muydun elifim? ben geçenlerde öğrendim "Capisco"nun anlamını ve bu kelimeyi daha çok sevdim, çok kullanırım çünkü :)
YanıtlaSilseninle bu döneme benzer sağlık problemleri ile başladık, hayırlısı diyelim :) ben de yazlık dönüşü annemin evini temizlerken çekyatı kaldırıp altını temizlemeye kalkınca belime giren ağrı 1 aya yakın canım okudu. o sırada grip olmayı başardım, tam geçti diyordum dün yine aksır tıksır uyandım. yeter ulan diye bağırasım var çok fena! neyse, vitaminlere yüklenelim, kendimize dikkat edelim tatlım.
yeni masanı güle güle kullan. yalnız o nasıl bir çekimse masanın sağ tarafı alta doğru kayıyor gibi görünüyor :)
Güle güle kullan yeni masanı ve çalışma köşeni Elifciğim. Kocaman evlerde "kendine ait bir masa" bulunca sevinengillerdeniz, hepimiz. Artık odalar nasip eylesinler bize! :))
YanıtlaSil