Not


Çok konuşuyorum. Evet. 

Sadece yüksek sesle değil, yazarken ve düşünürken de çok konuşuyorum.

Azaltınca iyi geliyor halbuki sözcükleri. 

Geçmişe göre daha kısa tutabilsem de ifadelerimi, çok uzunlar hala.. Üç kelimeyle söyleyebileceğim şeyi on kelimeyle söylemek neden? Beş cümleye sığacak derdimi onlarca cümleye yaymak? Hem kendimi, hem karşımdakini yormak bu kadar?

Çocukluktan getirdiğim bir her şeyi kontrol etme takıntısı galiba bu. Dilek tutarken bile en ince ayrıntısına kadar geçirirdim içimden ki yanlış anlaşılma olmasın. "Her şeyi en net şekilde, sorguya suale yer bırakmayacak şekilde anlatırsam sorun çıkmaz" sanrısı. Çıkıyor işte. Daha çok hem de. Karşındakilerin de bir iradesi, aklı, tarzı var çünkü. Biraz daha güvensen?

Dünyayı sen kurtarmayacaksın Deli. Artık kabullenmen ve azalman lazım. Hafiflemen. Kurtul aklına yüklediğin ağırlıklardan; sen kontrol etmeden de dönebildiğini ispatlamak için, kaç gün ve kaç gece daha doğurması gerekiyor yaşamın? Bırak artık..

Geri çekil biraz ki herkes kendi hızında yaşayıp nefes alabilsin.

Azal. 

Kendi yarattığın çokluğun içinde yok olup gitmemek için, azal.